
Bir kadın saç boyasından ne bekler?
Doğallık, parlaklık, değişim, akmaması, kokmaması?.. Bir kadın boyadan ne bekler?
Saç boyası 1909 yılında Fransız kimyager, Eugéne Schueller, tarafından Paris’de ufak bir apartman dairesinde keşfedildi. Schueller keşfini takriben bisikletine atladı ve kuaför kuaför gezmeye başladı. Schueller’in hikayesi aynı zamanda dünyaca ünlü ve 130 farklı ülkede 60 binin üzerinde çalışanıyla, dünyanın kozmetik devi ve güzelliğin bir numaralı markası olarak kabul edilen L’Oréal’in de hikayesidir.

L’Oréal doğduğu günden bu yana sosyal ve kültürel yaşamın nabzını tutarak değişimlere ayak uyduran, müşterisini dikkatle takip eden, izleyen ve ihtiyaçlarını karşılayan bir marka olmuştur. 1909’dan bu yana I-media (1929), Rege Color (1952), Majirel (1978) ve Dia Color (1990) gibi çığır açan ürünleriyle geçtiğimiz yüzyılın “çiçek çocuklar”ı gibi çığır açan dönemlerine de imza atmıştır.
1990 yılından bugüne teknolojik anlamda hayatımız çok değişti. Tüplü TV yerine LCD, walk-man yerine i-podlar geldi. L’Oréal Profesyönel ekibinin yeni ürünü, INOA’nın, lansmanındaki çıkış noktası da geçtiğimiz yüzyıldaki teknolojik değişimler ve L’Oréal markasının öncü kişiliği oldu.
Ve, o amaçla tekrar sordular:
“Saç dünyasında devrime hazır mıyız?”
Bir kadının saç boyasından beklentilerini aldılar, Fransa’da laboratuarlarında incelemeye koydular.
Akmasın…
Kokmasın…
Doğal olsun…
Saçım parlasın… Kaşınmasın…
Kalıcı olsun… derken, ODS, yani “oil delivery system”i (yağ iletişim sistemini) geliştirdiler.

ODS’nin klasik boyamadan farkı etkin madde olarak amonyak kullanmadan, su yerine yağ bazlı ortamda saç boyaması. Klasik boyada amonyak ile boya pigmentlerinin saça nüfuzu sağlanırken, ODS ile yağ bazlı çözeltinin itme kuvveti ile boyama gerçekleşiyor. Böylece, sağlığımız açısından zararlı olduğu bilinen amonyak ile ne tensel, ne de kokusal bir temas yaşıyoruz. Amonyak değmeden gerçekleşen boyama işlemi sonucunda saçlar daha parlak, daha doğal, kadifemsi ve yumuşak kalıyorlar.
Nitekim, L’Oréal laboratuarlarında yapılan deneyler de ODS’ye dayılı olarak üretilen INOA ile boyanan saçların dokuz kullanım sonrasında, klasik boyama yöntemlerinin aksine, doğal saçla neredeyse birebir aynı özellikleri gösterdiğini kanıtlamakta.
Kısaca “Innovation – No Ammoniaque” (Yenilik –Amonyaksız) demek olan INOA, dokunulmamış yağlarla zenginleştirilmiş sistemi ile yeni bir ürün olmanın ötesinde, yeni bir teknoloji olarak müşterisine sunulmakta. Amonyaksız içeriği ile kokmayan, saç teline ekstra özen gösteren, saç derisini rahatsız etmeyen, sınırsız renk paleti ile saçın doğal parlıklığını koruyan INOA Haziran 2009’dan beri seçkin kuaförlerde müşterisine sunulmuş durumda.
Ekim 2009’da Antalya’da olmak üzere, bugüne kadar toplam 12 şehirde 1200 kuaför ile buluşturulmuş bu özel ürün bilinçli müşteri kitlesini hedeflemekte. Bu özel ürünü kullanacak müşterilere, L’Oréal profesyonellerinin önerileri ise her zaman kuaförlerine boya markasını sormaları ve boya karışımı kendi yanlarında yapmalarını özellikle istemeleri. Çünkü, doser (yani ölçekli özel bir karıştırıcı) ile gelen INOA, “tuttu, tutmadı” muhabbetine ve göz kararı boya hazırlama devrine de son noktayı koymakta. Üç ayrı bileşenin karışımı ile hazırlanan, 48 farklı renk seçeneği sunan INOA’da her bileşenden ne kadar kullanılması gerektiği özel doser’ı ile ayarlanmakta.
L’Oréal’in temsilci kuaförü Ediz Doğan, ürünü ilk kullanan kuaförlerden biri olarak, INOA’nın ölçekli olmasının avantajlarını özellikle vurgulamakta. Hata riskini neredeyse sıfıra indiren bu özelliğinin yanı sıra, kendisinin ve diğer kuaför arkadaşlarının amonyağın rahatsız edici kokusuna da artık maruz kalmadıkları için ne kadar mutlu olduklarını dile getirmekte. 30 yılı aşkın bir süredir bu meslek ile uğraşan Ediz Bey, yaklaşık 20 yıldır da Feneryolu’nda kendi kuaför dükkanı olan Ediz Doğan Kuaförü işletmekte. Kasım ayından beri INOA’yı kullanan Ediz Bey, şu ana kadar 35 müşterisinin saçında INOA kullanırken, ayrıca bir de anket yaptırmış. Sonuçların gayet olumlu geldiği anket sonrasında ise toplam 70 uygulama yapılmış.
Özel servislerin özel fiyatı olduğu unutulmamakla birlikte, INOA bütçe sarsıcı nitelikte de değil… Klasik boyadan ortalama %15 daha pahalı olan INOA, hem daha sağlıklı, hem de çok daha konforlu…
0 yorum:
Yorum Gönder